Heba

Şafak Malatya, GundemBesiktas.com okurları için yazdı.

Heba
A+
A-
10 Nisan 2022 18:39

Son 180 dakika oynanan oyun, dramatik başlığı adı altında IMDB’de en az 8 puan alırdı. Üzüntü ne kaçan gollere, ne yenilen kartlara ne de yenen 2 gole aslında. Neyse bu konuya ilerleyen satırlarda değiniriz… Bizim işimizde kazananı yazmak, güzel olanı yorumlamak en kolayıdır. 3,4 süslü cümle ve bir kaç methiye ile bezenen bir yazı, hem taraftara ve okuyucuya endorfini basar ve amaca ulaşır. Bu sebeple kazanan takımın negatif tarafından başlayalım.

Önce lider Trabzonspor karşısında dirençli ve en önemlisi dominant bir oyun sergileyen Beşiktaş, dün akşam Alanyaspor karşısında geçen haftaya göre daha zor bir sınava çıktı aslında. Kendi saha ve seyircisi avantaj gibi görünse de, skor üretemeyen, bir Beşiktaş maç ilerledikçe saha içi stres seviyesi yüksek, özellikle 60 sonrası kopuk ve savruk bir hal alabilirdi. Bu tespitin bu kadar keskin ve net olmasındaki temel sebep, Beşiktaş’ın bize bunu sezon içinde sıklıkla yaşatmasıdır. Beşiktaş maça ne kadar hırslı ve dominant başlasa da, 90 dakikanın büyük bir bölümünde 9.5 kişiyle oynadı yine. Hocanın gelir gelmez dirayetli ve kararlı bir duruşla hemen neşteri vurup, sezon başında neden alındığı ya da neden hala takımda tutulduğu belli olmayan 3 oyuncuyla resmi olmasa da gayriresmi olarak yolları ayırması ne kadar güzelse, 3-4-3 sisteminin merkez orta sahasında Josef’in yanının hala boş kalması ve sol forvet mevkisinin sırıtması o derece can sıkıcı. Can her geçen gün ritmini bulur derken, her maç biraz daha geriye gidiyor. Alex, bir türlü beklenen patlamayı yapamıyor, N’Koudou deseniz saman alevi gibi bir maç parlıyor, 10 maç yok oluyor. Josef’in yanına seneye Gedson’u monte edersiniz ancak bu sistemin ileri üçlüsünde kanat forvetin sol tarafına muhakkak bir çözüm bulmalısınız. Aksi halde tansiyonu yüksek maçlarda, her zaman bu yükü taşıyamaz sahada kalan 9 futbolcu… Bir de şunun adını koyalım ve hatta daha net bir dille anlatalım ki, referans olsun kimilerine. Bu sistemde 3-4-3’in içerisinde sol kanat ya da sağ kanat yok. Bazı yorumlarda ısrarla “Beşiktaş’ın sağ kanadı ya da sol kanadı” ifadeleri kullanılsa da, siz onlara kulak asmayın. Hoca savunurken 5’li, saldırırken ise 3’lü savunma ile oynuyor. Bu sistemde sizin kanatlarınız aslında sizin beklerinizle aynı kişiler. Bu sebeple Rıdvan ve Rosier ikilisi, Beşiktaş’ın mevcut oyun dizilişinde en kilit 2 oyuncu. Peki Ghezzal ve Alex ne? Dün akşam sahaya çıkan 11’de bu ikili, Beşiktaş’ın ilerdeki 3 forvetinden 2’siydi. Henüz o seviyede olmasa da, kafalarda daha net oturması açısından şöyle anlatayım, Beşiktaş bir dönemin Barcelonası gibi 3 forvetle oynamaya çalışıyor. İşte bu noktada, Alex yerine sol ön için hocanın oyun sisteminin temelini oluşturan baskılı oyunu oynama kabiliyeti olan, Boupendza ya da Ekuban gibi bir isim gerekli. Dripling meziyeti yüksek ve aynı anda skor da üretebililen bir oyucu, hem skor yükünü hafifletir, hem de hocanın ana prensiplerinden birisi olan savunmayı, hücumdan başlatama konusunda meziyetli bir oyun sergiler. Sözün özü, daha 2 haftada mental ve fizik olarak bitmiş, sezonu kafalarda tamamlamış, bitse de gitsek diye bekleyen bir takımı fizik olarak bu seviyeye taşıyorsa Valerien İsmael, sezon başı kampı yemiş bir Beşiktaş’ın seneye neler yapabileceğini merakla bekliyorum.

Dedik ya, üzüntü ne kaçan gollere, ne yenilen kartalara… Üzüntü geride kalan HEBA olmuş haftalara aslında. Acaba tam da zamanında atılsaydı adımlar, bu kadar geç kalınmasaydı ve daha kararlı olunsaydı şimdi ne konuşuyor olurduk? Ya da ne oldu da bu kararlı adımların atılmasında bu kadar geç kalındı? Bunları sormamız ya da sorgulamamız lazım aslında. Umarım bu son olur. Umarım bundan sonra daha profesyonel düşünüp, duygularla ya da ALGILARLA hareket edilmez. Umarım… Ne diyordu rahmetli Optik başkan; “Beşiktaş kimsenin babasının çiftliği değil.”…

Şafak MALATYA / GundemBesiktas.com

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.