Hüseyin Yücel: Derbilerin favorisi olmaz

Beşiktaş Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Yücel, “Galatasaray’ın kendi evinde oynaması bir avantaj. Sonuçta ev sahibi olarak, taraftar desteği de olacak ama sadece Galatasaray-Beşiktaş maçı için değil tüm derbilerde favori olmaz” dedi.

Hüseyin Yücel: Derbilerin favorisi olmaz
A+
A-
2 Mayıs 2019 11:56

Spor Toto Süper Lig’in 31’inci haftasında zirve yarışını yakından ilgilendiren karşılaşmada Galatasaray, sahasında Beşiktaş’ı konuk edecek. Derbi maçı öncesinde Beşiktaş yönetim kurulu üyesi Hüseyin Yücel, Demirören Haber Ajansı’na özel açıklamalarda bulundu.

Siyah-beyazlı takımın ligin ikinci yarısında iyi bir hava yakaladığına dikkat çeken Hüseyin Yücel, “Beşiktaş olarak ligin 2’nci yarısında çok güzel bir hava yakaladık. Futbolcusu, yönetimi taraftarıyla A’dan Z’ye çok güzel bir futbol oynayarak çok güzel bir atmosferde maçlarımıza devam ediyoruz. Şu anda da 3 takım arasında geçen şampiyonluk yarışı iyice kızıştı. Bu hafta da Galatasaray’a karşı çok önemli bir derbi maçımız var. Takımın 2’nci yarısındaki performansına bakıldığı zaman benim inancım maçı kazanacağımız yönünde. En azından maçı kazanmak için elimizden geleni yapacağız. Takım şu an kenetlenmiş durumda ve inanıyorum ki 90 dakika sonunda gülen taraf biz olacağız. Bu maçın ayrı bir önemi de şampiyonluğu ciddi bir şekilde etkileyecek olması. Her iki taraf için de buradan alınacak olumlu bir sonuç takımın önünü açacak ve rahatlatacak. Biz Beşiktaş olarak bu maça kenetlendik, maça da ciddi bir şekilde konsantre olduk” diye konuştu.

“YÜZÜMÜZÜ GÜLDÜRECEK İSTEDİĞİMİZ SONUÇLARI ELDE EDECEĞİZ”

Beşiktaş’ın ligin en iyi futbol oynayan takımı olduğuna dikkat çeken Yücel, “Yüzde 51 bu maçta puan kaybetmeyeceğiz. Yaklaşık 2 hafta önce şampiyonluğu bilmiyorum ama 2’nciliğin en büyük adayı biziz dedim. Bunu da hissederek değil, bazı dönemlere bakarak söyledim. Şu an en iyi futbolu oynayan, mükemmel değil ama diğer rakipleriyle karşılaştırıldığı zaman en iyi futbolu oynayan takım Beşiktaş. Takımdaki kardeşliğe ve dostluğa bakıldığı zaman da özellikle 2’nci yarıda takıma katılan Burak Yılmaz’ın ve Kagawa’nın gelmesiyle çok ciddi bir sinerji oluştu. Çok iyi bir hava oluştu. 2 hafta önce şampiyonluk şansımız yüzde 50, 2’ncilik şansımız ise yüzde 90 olarak Şampiyonlar Ligi’ne gideceğiz dedim. Görünen o ki hedefe emin adımlarla yürüyoruz. 4 haftalık bir süre kaldı. Ümit ediyorum ki bu kenetlenme sezon sonunda bizim yüzümüzü güldürecek, istediğimiz sonuçları elde edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“DERBİNİN FAVORİSİ OLMAZ”

Derbi maçların favorisinin olmadığı söyleyen Yücel, “Galatasaray’ın kendi evinde oynaması bir avantaj. Sonuçta ev sahibi olarak, taraftar desteği de olacak ama sadece Galatasaray -Beşiktaş maçı için değil tüm derbi maçlarında favori olmaz. Hangi sahada olursa olsun belki bir takım sadece 1 adım önde olabilir. Galatasaray’ın saha avantajı varsa, bizim de kenetlenmiş bir kadromuz ve iyi oynayan bir takımımız var. Bu da Şenol Güneş ile saha avantajından çok daha büyük bir avantaj. Oynayıp göreceğiz, umarım iyi sonuçlanır” şeklinde konuştu.

“ŞENOL HOCAYA ŞAMPİYONLUKLA VEDA ETMEK İSTİYORUZ”

Sezon sonunda Milli takımın başına geçecek Şenol Güneş’e şampiyonlukla veda etmek istediklerini ifade eden Hüseyin Yücel, “Şenol Hoca’yı alnından, elinden öpmek lazım. 2’nci yarının başında çok ciddi eleştirilere maruz kalmıştı. Her kafadan da bir ses çıkıyordu. O zamanlarda başkanımızın çok net bir açıklaması oldu. ‘Şenol Hoca ile sözleşmemiz devam ediyor, sezon sonuna kadar her ne şartta olursa olsun Şenol Hoca ile sezonu tamamlayacağız’ dedi. Şenol Hoca’nın arkasında durduk ve onunla yola devam edip sezon sonu oturup konuşuruz diye başladık. Süreç içinde Şenol Hoca Milli takım ile anlaştı. İnşallah Beşiktaş’ta yakaladığı başarıları milli takımda da yakalayacak. Yapılan takviyelerle birlikte özlenen şampiyonluk yıllarındaki Şenol Hoca ile yakalamış olduğu havayı tekrardan yakalamış oldu. Bu kadar kısa zamanda hiç maç kaybetmeden bu noktaya kadar takımı taşıdı. Her ne kadar puan farkımız olsa da takım ve camia açısından şampiyonluğun en büyük adayı olarak Beşiktaş’ı görüyorum. Beşiktaşlı olarak kalben hissetmiyorum, rasyonel düşünen birisi olarak bunu söylüyorum. Fikstüre, takımın oynadığı oyuna, rakiplerin oynadığı oyuna bakıyoruz ve bana göre şampiyonluğun en iyi adayı Beşiktaş. Şenol Hoca ile birlikte ligi çok iyi bir şekilde kapatıp, şampiyonlukla birlikte Şenol Hoca’ya çok güzel bir şekilde veda etmek istiyoruz. En büyük hediye de Şenol Hoca’nın bize vereceği şampiyonluk hediyesi olur. Taraftarında Şenol Güneş’i çok güzel uğurlayacağına eminim” dedi.

“BİR OYUNCU TAKIMA BU KADAR MI ETKİ EDER?”

Devre arası transfer döneminde takıma dahil olan ve gösterdiği performansla Beşiktaş’ı şampiyonluk yarışına dahil eden Burak Yılmaz ile ilgili de konuşan Yücel, DHA’ya yaptığı açıklamada şunları söyledi;

“Burak’ın performansını tek cümleyle bile özetlerim. Bir oyuncu bir takımı bu kadar mı değiştirebilir. Bu sadece forvet olup gol atmasıyla değil, içerideki o Beşiktaş ruhunu, ağabey-kardeş ruhunu tekrardan canlandırması ve takımın kenetlenmesi açısından da çok önemli. Burak’ın golleri bizim televizyonda izlediklerimiz. Bizim ve taraftarın gördüğü ama bu işin bir de perde arkası var. Takımı bütünleştirip, kenetlendirdi. Burak, şampiyonluk yolunda ilerlememizde en büyük aktörlerinden biri olmuştur. Hataları olmuştur, eleştirel noktaları vardır, her futbolcunun vardır. Her şeyi bir kenara koyun o da bir insan. Burak ilk geldiğinde herkes 2’nci bir şansı hak eder demiştim. Şu an geldiğimiz noktada Burak transferinin ne kadar doğru olduğunun kanıtıdır. Takımın başarısını sadece Burak olarak ortaya koymamak lazım. Ljajic’in performansı, Kagawa’nın takıma katılması, getirmiş olduğu hava, taraftarda yarattığı heyecan… Kaç yaşına gelmiş olan bir Atiba var. Ona artık ‘mekanik adam’ diyoruz. Vida’nın performansı. Kalecimiz Karius çok eleştiriliyordu ama son dönemde gösterdiği performans ortada. Çok doğru adımlarla ilerlediğimizi düşünüyorum, sezon sonunu iyi kapatacağız.”

“POPÜLİST TRANSFERLERDEN UZAK DURMAMIZ LAZIM”

Gelecek sezonda takıma takviye yapılacağını ancak öncelikle önlerinde seçim olduğunu ifade eden Yücel, “Takviye illa ki yapacağız. Ama önümüzde bir seçim süreci var. İlk etapta seçimden sonra gelecek başkan ve yönetimin ilk işi yeni hocanın belirlenmesi olacaktır. Yeni hocanın belirlenmesinin akabinde kadro takviyelerine bakacağız. Hangi hoca gelirse gelsin, sadece kulüplerin değil, ülkemizin de bulunduğu ekonomik durum belli. Herkesin ayağını yorganına göre uzatması lazım. Eskideki o popülist transferlerden uzak durmamız lazım. Hatta uzak durmak bir yana kendimizin yanı sıra rakibe bile yaptırmamamız lazım. Çünkü sonuçta çıkan para bizim paramız. Milli servet. Durum böyleyken de, ayağımızı yorganımıza göre uzatıp yerinde, doğru adam, genç futbolcularla biraz da alt yapıdan takviyelerle kadronun omurgasını koruyup önümüzdeki sezona da aynı şekilde, aynı hırsla, aynı başarı hedefiyle start vermek istiyoruz” şeklinde konuştu.

“BEŞİKTAŞ’IN EN BÜYÜK GÜCÜ TEK VÜCUT OLMASI”

Ligin son haftalarında siyah-beyazlı taraftarları kenetlenmeye davet eden Yücel, “Taraftara kenetle mesajı vermek isterim. Sadece taraftara değil, biraz önce de ifade ettim. Şu an çok güzel bir hava yakaladık. Son 4 maç kaldı. Bu 4 haftada Beşiktaş, taraftarından yöneticisine, futbolcusundan teknik kadrosuna kadar tek vücut olup kenetlenmesi lazım. Çok çok önemli. Beşiktaş’ın en büyük gücü tek vücut olması, kenetlenme gücünün diğer rakiplerine göre çok daha fazla olması. Bu açıdan desteklemeye her ne olursa olsun ne şart atlında olursa olsun devam etmelerini ben özellikle rica ederim. Çünkü, kenetlendiğimiz takdirde 4 hafta sonunda gülen taraf biz olacağız. Buna gönülden inanıyorum” diye konuştu.

“VAR GİBİ BİR SİSTEMİ VERİMLİ KULLANALIM”

Yöneticilerin yaptıkları açıklamalara dikkat etmesi gerektiğinin altını çizen Yücel, “Özellikle ligin ilk yarılarında bu tür demeçleri biz çok duyuyoruz. Futboldan şiddeti uzaklaştırmamız lazım, Fair-play çerçevesinde oynamamız gerekiyor. Bu görev biz yöneticilere ve takımın kadrosuna düşüyor. Ligin ikinci yarısı geldiğinde söylemler oluyor, ortam çok geriliyor. Biz futbol sahalarında ve statlarda herhangi bir şiddet, galeyana gelen bir taraftar kitlesi görmek istemiyoruz. Dönüp baktığımızda da ortamı geren açıklamaları biz yöneticiler yapıyoruz. Sonrasında da neden böyle oldu, neden şöyle oldu diyoruz. Takım yöneticileri, demeçlerinde dikkatli olmalı. Çünkü taraftar 7/24 futbolcuları takip ediyor. Bu tür gerilimi artıracak söylemler olduğu zaman da stadyumlara sıçrıyor. Herkesin biraz daha dikkatli olmasını rica ediyorum. Diğer taraftan da önümüzde bir Galatasaray maçı var. Sadece Beşiktaş ile değil, şampiyonluk yarışında ve küme düşme hattında olan herkesin kritik maçları var. Benim ricam derbi maçı ve sonrasında kalan tüm rakiplerin 3 maçında hakem kararların maçın önüne geçmeyecek şekilde maçların tamamlanması. Burada da çok şükür ki VAR bulunuyor. Özellikle hakem arkadaşlar da insan ve hata yapabilir. Hoşgörülü karşılarız. VAR denilen sistem sonucu direkt etkileyecek pozisyonlarda VAR odasında bulunan hakemlerin direkt müdahale etme şansı var. Ama VAR odası maçtan maça pozisyonları izleme anlamında farklı kararlar verirse bu sıkıntı yaratıyor. Hakemler de tabii ki hata yapabilir ama VAR odasında bilgisayar sisteminde kartlık pozisyonlarda, ofsaytlarda ve penaltı pozisyonlarında kesinlikle maç ayırt etmeksizin müdahil olmaları lazım. VAR odası ligin kalan 4 haftasında çok iyi çalıştığı takdirde bütün maçlarımız hiçbir şaibeye imkan vermeden tamamlanacağını ümit ediyorum. Böyle bir sistem varken bunu son derece verimli bir şekilde devreye sokalım. Orta hakem bir kez daha gelip pozisyonu izleyerek en doğru kararı veriyor, böyle bir ricada bulunuyorum” ifadelerini kullandı.

(dha)

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.