Sadece bir futbol maçı

Ahmet Özdemiroğlu, GundemBesiktas.com okurları için yazdı.

Sadece bir futbol maçı
A+
A-
24 Ağustos 2020 19:47

Beşiktaşımız 25 Ağustos 2020 Salı gecesi Yunanistan’ın PAOK takımı ile Selanik’te karşılaşacak. Oynanacak maç, hem maddi getirisi hem de itibarı açısından önemli bir maç, Avrupa Şampiyonlar Ligi ön eleme maçı. Yani bu maçı alan umudunu devam ettirecek, kaybeden çok ciddi bir maddi kayıba uğrayacak. Fakat neresinden bakarsak bakalım bu bir futbol maçı, komşu ülke ile savaş değil.

Yıllar itibarıyla Türk ve Yunan hükümetlerinin görüşleri doğrultusunda iki ülke arasında sergilenen soğukluk halklar arasında yoktur ve iki ülkenin halkı da birbirine çok yakın kültürleri, gelenekleri benimsemişlerdir.
PAOK İstanbul’dan giden Rumların oluşturduğu bir takım. Kökleri Türkiye’ye dayanıyor, böyle bir kulüp nasıl düşman olabilir, tamamen içimizden yetişme. PAOK kelimesinin Türkçe açılımı İstanbulluların Selanik Spor Kulübü anlamına geliyor. Hikayeyi biraz daha başa sararsak, 1914 yılında Beyoğluspor Pera Kulübü adıyla İstanbul’daki Rum azınlıkların kulübü olarak kuruluyor. 1 nci Dünya Savaşı sırasında faaliyet gösteremeyen Pera Kulübü İstanbul’un işgalinden sonra İstanbul Pazar Ligi’ne dahil oluyor. 1923 yılında Pera kulübü üyeleri Fransa’da bir turnuvaya katılmak bahanesiyle ülkemizi terk ediyorlar ve Yunanistan’a yerleşiyorlar. İstanbul’da kalan kesim Beyoğluspor adıyla Pera kulübünü devam ettiriyor, Yunanistan’a gidenlerin bir kısmı AEK kulübünü, bir kısmı da PAOK kulübünü kuruyor.

PAOK’un renkleri de tıpkı Beşiktaş gibi Siyah-Beyaz. Siyah, İstanbul’dan göçü simgeliyor, Beyaz ise umudun devam ettiğini.

Tarihte bazı Rum asıllı futbolcular Beşiktaşımızda forma giymişler ve taraftar tarafından çok sevilmişlerdir; 40’lı yıllarda Baba Hakkı, Voleci Şeref, Şükrü Gülesin gibi yıldızlar gol rekorları kırarken defansın belkemiği Hristo Kostanda idi. Rum asıllı futbolcu 7 sezon siyah beyaz formamızı giydi, oynadığı dönem 2. Dünya Savaşına denk geldiği için milli takımda oynayamadı. Diğer bir önemli futbolcumuz Aleko Sofyanidis idi. 1958 yılında takımıza transfer oldu. Beşiktaşta ilk resmi maçını Şampiyon Kulüpler Kupası maçında Real Madrid’e karşı oynadı. İspanya’da oynanan ilk maçta 84. Dakikada Varol Ürkmez’in sakatlanması üzerine kaleyi korudu ve mükemmel oyun çıkardı.

Bir diğer çok önemli Rum asıllı futbolcumuz Niko Kovi idi. 1973-74 sezonunda Vefa’dan Beşiktaşa geldi. 1978-79 sezonunda Yunanistan’ın Panathinaikos takımına transfer oldu. Defansın savaşçısı Niko Kovi’yi taraftar hiçbir zaman unutamadı. Yalnız her toplumda olduğu gibi, bizim basınımız içinde de çürük elmalar vardı; Niko Kovi Yunanistan takımına gidince ‘’Koynumuzda yılan beslemişiz’’ şeklinde manşet atan gazete ırkçı, faşist duygularını dışa vuruyordu.

Futbol bir spor karşılaşmasıdır, yenmek kadar yenilmek de vardır. Günümüz endüstriyel futbolunda her türlü inanç, duygu, düşünce materyal olarak kullanıldığı için Milliyetçilik ve şovenizm de politik çıkarlar için körüklenmektedir. Ancak PAOK-Beşiktaş müsabakısının sonucu ne olursa olsun dostluk kazanacaktır.

Ahmet ÖZDEMİROĞLU

ETİKETLER:
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.