Sınırların ötesinden Tosun Paşa!

Beyza Ceren Koç, GundemBesiktas.com okurları için yazdı.

Sınırların ötesinden Tosun Paşa!
A+
A-
18 Şubat 2021 16:38

Hayatın sunduğu imkanlar ve sonuna kadar zorlanan şartlar… Almanya’dan Türkiye’ye başlayacak olan gurbet, yuva edinmekle sona erecekti.

Mutlu sonlar sevilir. Peki ya o mutlu sona gelinceye kadar yaşananlar? Kaderin sürüklediği bu yaşam öyküsünün, sınırların ötesinden sezon finaline hali!

Cenk’in üzerinde en büyük rolü oynayan babası ve amcası. Cenk’in babası Şenol Tosun, 15 yaşında Almanya’ya, babasına yardım için gider. Frankfurt Havalimanı’nda bir iş bulan Şenol Tosun’un hayali tahmin edersiniz ki futbolcu olmakmış. Fakat hayat şartları buna müsaade etmemiş.

Hayat şartları futbolcu olmasına müsaade etmese de 20’li yaşlarında kalbi bir güzele yer vermiş. Selma Hanım… Evli çiftin ilk çocukları Ayşen. Ve ondan 6 yıl sonra dünyaya gelecek olan Cenk. Bir yanda ise daha doğmamış oğlunu futbolcu yapmayı çoktan kafaya koymuş bir baba.

Cenk, 7 Haziran 1991’de dünyaya gelmiş. Frankfurt’a 70 kilometre uzaklıktaki Wetzlar, Lahn nehri kenarındaki şehirde yaşamına başlamış.

Babası kafasına koyduğu gibi henüz 3 yaşında olan oğlunu alıp şehrin bir takımına gidiyor. Cenk’in önüne koyuyor topu ve ‘Bakın oğluma!’ diyor. Futbolcu olacak çocuk belli olurmuş. Küçük Cenk’i SV Raunheim 07 takımına alıyorlar.

Babası, Cenk’i 5 yaşına geldiğinde ise yaşadıkları bölgenin büyük kulüplerinden biri olan Eintracht Frankfurt’a transfer ettiriyor. Peki sizce daha oğlu doğmadan onu futbolcu yapmayı kafaya koymuş bir babanın idolü de çoktan belli değil midir? İşte Şenol Tosun’un idolü, Arjantinli ünlü golcü Batistuta. Hani şu en başta bahsettiğimiz, Cenk’in hayatında büyük rolü olan bir amca vardı. Taner Amca. İşte Şenol Tosun işten geldiği zamanlar Cenk’i yanına alır ve amcası ile beraber Cenk’e Batistuta kasetleri izletirmiş. Hem de defalarca. Daha o yaşlarda aşılanan idol Batistuta’nın, fiziğinin yanında aklını da kullanması ön planda. Yani bu şu demek; Cenk’in yetiştirilişi tam da bu özellikler üzerine kurulacak!

Cenk gün geçtikçe gelişmiş. Aslen sağ ayağını kullanan Tosun’un durumuna babası müdahale etmiş. Sol ayağını da kullanması konusunda elinden geleni yapmış. Bir süre sağ ayağını kullanması yasak olan Cenk, hem sol ayağını kullanmayı hem de zihniyle futbolunu birleştirmeyi yavaş yavaş öğrenmiş.

Eintracht Frankfurt’taki performansı ve yeteneği ile dikkatleri üzerine çekmiş Cenk. Ve Almanya Milli Takımı’na çağrılmış. Hani sınırların ötesinden Cenk Tosun demiştim. İşte onun yüreği de Almanya’dan Türkiye’ye doğru uzanan bir yolmuş oysa ki…

2014-15 sezonunda Gaziantepspor’a transferiyle, Türkiye’ye geldi. Bana sorarsanız Cenk’in dönüm noktası bu transferle başladı. Böyle diyorum çünkü Cenk’in Türkiye Milli takımında oynamayı istemesi de, Beşiktaş arzusu da tam da burada alevlendi! Türkiye Milli Takımı hocası Guuss Hiddink’in yardımcısı Okan Buruk tarafından aranan bir telefonla, Cenk kariyeri boyunca beklediği teklifi almış oldu. Türk Milli Takımına davet edilmişti…

Alman milli takımında oynamak istemediğini, Türk olduğunu ve Türk Milli takımında oynamak istediğini belirten Cenk, kariyerindeki yükselişi yaşadı. Çünkü bu milli takım hamlesinden sonra Beşiktaş sevdası devreye girecekti!

2014 yılında hem Galatasaray hem Fenerbahçe hem de Trabzsonspor tarafından istenilen bir oyuncu kıvamına geldi. Adı üç takımın her biriyle de anıldı. Ve sonunda Beşiktaş da Cenk için bir adım attı. Cenk ise bu adıma karşılık, çocukluk sevdasına koşa koşa kavuştu. Sırf Beşiktaş’a gelmek için 500 bin Euro alacağından vazgeçti. 900 bin Euro Gaziantepspor’a verilecek parayı ise kendisi halledeceğini söyledi. Halletti de. 2014-15 sezonunda Beşiktaş’a, 5 yıl boyunca kendisini siyah beyazlı formaya adamak üzere transfer oldu.  ‘’Futbolcu yalnızca futbolla ilgilenir.’’ düşüncesinin aksine, NBA izlemekten de büyük zevk alan Cenk Tosun’un favorisiydi Michael Jordan. Bu transferin beraberinde ‘’23’’ sayısını da getirmişti. Cenk ne 9 numarayı istiyordu ne de başka bir sayı. Onun taşıyacağı siyah beyaz formanın üzerinde, bir diğer ideali yer almalıydı…

2016 yılında Ece Akgürbüz ile evlendi. Kızı Alin’den önce oğlu Arden Cenk doğdu. Doğar doğmaz ‘’Junior Paşa’’ sına giydirdi siyah beyaz formayı. Mükemmel bir eş ve baba olduğunu uzaktan bile hissettiriyor.

2018-20 sezonunda ise kariyerine, Everton ve Crystal Palace (kiralık) takımları eklendi. Everton ve Crystal Palace takımlarında forma terletirken bile sürekli, bir gün Beşiktaş’a tekrar döneceğini söyleyip duruyordu. Sonunda 2020-21 sezonunda, Sergen Yalçın ve diğer takım arkadaşları, hatta özellikle -vazgeçilmez ikili olarak bilinen- ikilisi Aboubakar ile yeniden Beşiktaş’ı kanatlandırmak üzere yuvasına döndü! Cenk Tosun artık yalnızca Türkiye’de değil Avrupa’da da ismini, yeteneği ve karakteriyle duyuran bir futbolcu. O mütevazı, idealist bir adam. Beşiktaş’ın Tosun Paşa’sı, kıymetlisi. Sınırların ötesinden yuvana, ailene tekrar hoş geldin Tosun Paşa!

Beyza Ceren KOÇ / GundemBesiktas.com

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.